Şehr-i İstanbul

18 Ağustos 2011 Perşembe

İstanbul'da Sır Dolu Bir Taş: ÇEMBERLİTAŞ

Çemberlitaş

 Çemberlitaş, Beyazıt'tan Sultanahmet'e Yeniçeri caddesinden doğru inerken, o dar tarihi caddenin sol kısmından ilerliyorsunuz hele tranvay durağının kalabalığını atlattıktan sonra geniş bir alan açılır ve Çemberlitaş selamlar sizi. Kırmızıya yakın bir mermer sütunun etrafı çemberlerle çevrili olan bu taşın tarihine uzanalım.

Çemberlitaş haçlı
Apollon



 İmparator konstantin bu sütunu Roma'daki Apollan tapınağından söktürerek, Forum Konstantin'e diktirir yani buünkü yerine. İlk yapıldığında sütunun üzerinde güneşi selamlayan Apollon heykeli vardı. Ancak Konstantin 330 yılında İstanbul'a diktirirken kendi heykelini sütunun üzerine koydurmuştur. Daha sonra bu geleneği Bizans İmparatorları Julianus ve Thedosius sürdürerek kendi heykellerini bu sütuna diktirmiş.
 Tarih 1081 gösterirken Apollon'un babası Zeus'un siniri bozmuş olmalı ki şimşek isabet etmiş heykele, Heykel yanarken sütun ağır hasar almıştır. I. Aleksios Komnenos sütunu tamir ettirerek üzerine kendi heykeli yerine eski haritalarda çok göreceğiniz Çemberlitaş üzerindeki haç heykelini koyduracaktır.
 İstanbul'un fethinden sonra üzerindeki haç indirilmiştir. 1470'li yıllarda 


Çemberlitaş Osmanlı
 Yavuz Sultan Selim tarafından tadilatı yapılan sütun II. Ahmet zamanında çıkan büyük bir yangınla ağır hasar alır ve etrafı demir çemberlerle çevrilir. O gün bugündür o sütuna Çemberlitaş denir. Roma'da Apollon sütunu ile başlayan kaderi İstanbul'da Çemberlitaş olarak devam etmiştir.
 Çemberlitaş, İstanbul'un yedi tepesinden birine dikilerek ne kadar önem arz ettiğini anlayabiliriz. Öyle ki o taş Avrupa'nın dört bir yanından insanları canı pahasına yanına getirtmiştir. Tarih kitaplarında anlatıldığına göre haçlı savaşlarında Avrupa'da asker toplamak üzere rahipler tarafından başlatılan kampanyada Çemberlitaş'ın altında İsa'nın kutsal kadehinin
olduğu ve o kadehten içenin ölümsüz olacağı söylentisi binlerce kişiyi o yollara dökmüş, Bizans İmparatorunun şehrin kapılarını bunlara açmasıyla da şehir ağır hasar almıştır. Ayasofya'da ki mozaik prinç levhalerın alt kısımlarının eksik olduğunu farketmişinizdir. Haçlı askerleri bunları altın sanıp erişebildikleri yere kadar yağmalamıştır. Peki Çemberlitaş nasıl oldu da İsa'nın kutsal kadehini bünyesine aldı. Bu konudaki rivayelerin en çok bilineni ise şudur:
 Konstantinus'un validesinin adı Helena adında bir kadındır. Helana Kudüs'ü ziyarete gittiğinde orada Kemame adında bir kilise inşa ettirir. Hristiyanlar da ona kendilerince mukaddes olan Hz. İsa'nın üzerine gerildiği salibin parçalarını, ellerine ve ayaklarına vurulan mıhları ve bazı mucizelere ait eserleri getirip verirler. O da, bunları alıp oğlu Konstantinus'a hediye olarak götürür. Konstantinus tazimle bunları alıp, hazinesine götürür.
 Zamanla kendisinden sonra gelecek hükümdarların bu mübarek eserlerin kadrini bilmeyip saygıda kusur edebilecekleri, bunun da büyük günah olacağı aklına gelir. Yerin altına taştan sağlam bir hücre inşa edilmesini ve bu eserlerin oraya konulmasını emreder. Sonra da üzerine halen mevcut olan Çemberlitaş'ı işaret olması için diker. 


Çemberlitaş Resterasyon

Her ne kadar efsane denilsede bundan birkaç yıl öncesine kadar tadilatta olan ve üzerinden birkaç yıl boyunca kaldırılmayan iskele ile yıllarca dışarıya kapalı bir görüntü sergileyen Çemberlitaş için o yıllarda da bir söylenti dolaşmaktaydı halk arasında! Bin yıllar önce haçlı askerlerini getirten bu taş bu seferde restarasyon bahanesiyle kadehi arıyorlar denilmesine sebep oldu. 






Çemberlitaş Günümüz

Çemberlitaş İstanbul'a dikilen önemli taşların kuşkusuz başlarında gelir. Çevresindeki yapılar biraz görkemini zedelese de asıl bence zararı halkımızın bu taş hakkında nerdeyse hiç bilgi sahibi olmaması vermektedir..!
Şehr-i İstanbul Facebook Sayfasını

11 yorum:

  1. Gecmisi cok etkiliyici we guzel ona bukadar kolayca ulasa bilmek bile bi nimetken muze bunyesinde bile degilken gormeyen milyonlarca istanbullunun oldugunu tahmin edebiliyorumm saygilar ali

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İyiymiş yarın burayı gezicez inşallah Ali ye katılıyorum

      Sil
  2. Gerçekten İstanbul'un her tarafı tarih kıymetini bilelim

    YanıtlaSil
  3. Demek Çemberlitaş'ın etrafındaki yapılar taşın görkemini zedeliyor ha! Etrafında cami de var, o da dahil mi? Bunu yazansa bu acırım onun Müslümanlığına! Bu sekülerlik yahu!! Tarihini de bildiğin, batıl inançların eseri bir ucubeye addettiği değere yazık!! İstanbul cami cennetidir onlara yöneliniz ve hepsinde namaz kılıp ecdada fatiha okuyunuz.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ne yazık! Kendi kendine kavga edip bir de insanlara görev vermişsin. Yazık! Hem yazanın müslüman olduğunu varsaymışsın (ki olabilir, ama varsayıyor olman acizce!) hem de saldırganlıktan hiç çekinmemişsin. Kendi köşene kapanmaktan vazgeçip daha kucaklayıcı olmaya başladığın zaman faydan daha fazla olabilecektir.

      Sil
    2. Demek ne kiliseler ne hukümdarlar görmüş hee.
      Şimdi camileri gelecekte neleri görebilir yani.
      Demek insanların kafasının içine din adı altında bir çip sokup sonra sen bu sun bu senden òncekilerin ve sonraki lerin yapması gereken şey diyorlarmış hee
      Demek yapmayanlara ölüm zulüm hak helal mış hee
      İnsanlar BiZ bütün insanlar
      Soluksuz 1şekilde doğrularımızı sorgulamalıyız.
      Ve doğru 1 tane değil hep bakanın bakış açısına göre şekil alır.
      Ne kadar temiz ve ne kadar pis baktığıdır

      Sil
    3. Laf cambaz lığiyla kafakaristiruyorlar birde ustacac çok bilmişlik yaparak insanları etkilemeye çalışıyor Sun kendi mantığından başkasını yok sayiyorsunuz

      Sil
    4. Çemberlitaş fotoğralarına dikkat ederseniz hep belli açılardan çekilmiştir. Sebebi çekeceğiniz çok bir alan yoktur. Hemen dibinden tranvay karşısında kişilksiz yapılar vardır. Burada bahis ettğim Nur-ı Osmnaiye Camii tabi değildir. Vakit bulabilirsem inşallah o caminin de gönüllere dokunur hikayesini anlatacağım. Eleştirileriniz yapısal olduğu müddetçe güzel aksi takdirde hiç tanımadığınız birini müslümanlığını sorgulamak müslimim diyen birinin yapacağı davranış olmaması gerek.

      Sil
  4. hergün yanından geçip gidiyorum bu tarihin :)

    YanıtlaSil
  5. ben nasıl anlatsam bilemiyorum ben istanbula geldigim sıralarda bir rüya gördüm ama ne çenberli taşı bilirim nede hakında bir bilgi sahibiyim rüyamda hz isanın tacı ellerine çakılan büyük çivi ve mızrak uçlarını gördüm ve bana söylenen şuydu dünyanın en büyük hazinesi işte buradadır dendi ve gösterilen yer çenberli taşdan başkası deyil o yer

    YanıtlaSil
  6. Ceberli taşın hikayesi oldukça sırlarla dolu yapilan elestiriler tarihten der almayan geçmişini öğrenmek istemeyen ler olduğu goruluyor

    YanıtlaSil

 
Copyright 2010 İstanbul